Precision Air havayolu ATR 42-500 modeli yolcu uçağı kazası
Tanzanya’nın havayolu şirketlerinden Precision Air’e ait ATR42-500 tipi yolcu uçağı, Başkent Darüsselam’dan kalktıktan sonra Victoria Gölü yakınlarında bulunan Bukoba Havalimanı’na’ indiği sırada göle düşmesi sonucu, 19 kişi hayatını kaybetti, 24 kişi de kazadan sağ kurtuldu. Gölden vinç yardımıyla çıkarılan uçak enkazının, çıkarılma aşamasında gövdeden ikiye bölündüğü görüldü.
Precision Air Havayolu firmasına ait PW494 sefer sayılı 5H-PWF kuyruk numaralı ATR 42-500 modeli yolcu uçağı, 6 Kasım 2022 günü yerel saatle saat 06:10’da Tanzanya’nın başşehri Darüsselam’dan kalkmıştı ve Victoria Gölü’nün kıyısındaki Bukoba Havaalanı’na doğru yol alıyordu. Uçak, Bukoba’dan gölün karşı kıyısındaki Mwanza’ya gidecek, oradan da Darüsselam’a geri dönecekti. Uçakta iki pilot, iki kabin memuru ve biri çocuk 39 yolcu bulunuyordu. Uçağın kalkıştan yaklaşık iki saat sonra, saat 08:25’te Bukoba Havaalanı’na inmesi gerekiyordu.
Tanzanya, ilginç bir Doğu Afrika ülkesi. Hem tarihi hem de coğrafi olarak çok sayıda farklı özellikleri içinde barındırıyor. Birinci Dünya Savaşı’ndan önce Alman Doğu Afrika’sının bir parçası olan bölgeyi Birleşik Krallık, Zanzibar ve Tanganyika adı altında iki ayrı sömürge olarak yönetiyordu. 1961 yılında Tanganyika ve 1963 yılında Zanzibar Birleşik Krallık sömürgesinden kurtularak bağımsız oldular. 1964 yılında Tanganyika ve Zanzibar birleştiler. Ardından bu bölgelerin (Tanganyika ve Zanzibar) ilk hecelerinden yola çıkarak, ‘Tanzanya’ adında tek bir ülke oldular. Zanzibar (Zengibar) yüzlerce yıl Arapların egemenliğinde kalmış olan bir ada ülkesi. Dünyada en çok baharat bu adada yetiştiriliyor. Adanın ismi Zenci Sahili anlamına geliyor. Tanzanya’nın eski adı Tanganyika olan kıta Afrika’sındaki bölümü de çok ilginç tarihi ve coğrafi özelliklere sahip. Afrika’nın en yüksek dağı olan Klimanjaro Dağı, Afrika’nın en büyük gölü Victoria Gölü ve kıtanın en derin gölü olan Tanganyika Gölü bu ülkenin sınırları içerisinde bulunuyor. İnsanın en eski örneklerine ait olan en eski fosiller ve modern insanı temsil eden en eski fosiller hep bu bölgede bulunmuş. İnsan dünyaya Afrika’dan yayıldı denilen Afrika toprağı, Tanzanya’ya ait olan topraklar.
Vahşi hayatın en güzel örneklerinin görüldüğü tropikal Serengeti Tabiat Parkı da Tanzanya topraklarında yer alıyor. Yazımızın konusu olan PW494 sefer sayılı uçak iki saat süreyle uçup başkentten Victoria Gölü’nün kıyısındaki Bukoba Havaalanı’na indikten sonra, yolculuğun ikinci bacağında Victoria Gölü’nün karşı kıyısında yer alan ve sadece 175 kilometre mesafedeki Mwanza Havaalanı’na uçacaktı.
Bukoba havaalanına doğru yaklaşan uçağın kumandalarında, ATPL lisansına sahip, bu uçak tipinde 11,929 saat ve toplamda 23,515 saat uçuş tecrübesine sahip olan 64 yaşındaki kaptan pilot bulunuyordu. İkinci pilot 45 yaşındaydı, CPL lisansına ve bu uçak tipinde 1700 saat ve toplamda 2,109 saat uçuş tecrübesine sahipti.
Uçak herhangi bir seyrüsefer yardımcısı ve otomatik iniş yer sistemi bulunmayan Bukoba Havaalanı’na VFR yaklaşarak, görerek iniş yapacaktı. Aşırı yağışın ve kuvvetli rüzgârın olduğu fırtına şartlarında, uçak ilk denemesinde pas geçti. Mwanza Yaklaşma Kontrolü, yirmi dakika süreyle havada tur atarak, hava şartlarının iyileşmesini beklemelerini önerdi. Pilotlar bu sefer dağ tarafından yaklaşarak, inmeyi tekrar denemeye karar verdiler. Bu denemeleri sırasında, aşırı yağış ve fırtına nedeniyle, görsel referans almak istedikleri noktaları ya çok az süreyle gördüler ya da hiç görmediler.
Bu süreçte, EGPWS cihazından bir defa TERRAIN PULL UP ve defalarca SINK RATE sesli ikazı aldılar. Bu sırada tehlikeli durumu önlemek için yükselme yoluna gitmediler. Son aldıkları SINK RATE ikazında, uçağın alçalma hızı 1700 fpm’yi (feet per minute) bulmuştu. Uçak piste yetişemeyip, burnu aşağıda ve sol kanadının üzerine yatmış olarak suya çarptığında, alçalma hızı 1500 fpm idi. Bu varyo, iniş için müsaade edilen maksimum alçalma hızının iki katından fazlaydı. Dolayısıyla uçak piste yetişmiş olsaydı dahi, göreceği hasar daha az olmayacaktı.
Uçak suya çarptığında, büyük hasar aldı. Uçağın suya gömülen ön bölümünde bulunan iki pilot ve 17 yolcu boğularak yaşamlarını kaybettiler. Buna karşılık uçağın orta ve arka bölümünde bulunan 2 kabin memuru ve 22 yolcu, uçaktan hafif yaralı ya da hiç yara almaksızın çıktılar ve uçağa yanaşan tekneler tarafından kıyıya taşındılar. Uçak kıyıya çekilirken daha da hasarlandı ve hurdaya ayrıldı.