Thumbnail
  • 15.11.2024

Milano, İtalya’nın Lombardiya bölgesinde yer alan ve ülkenin ikinci en büyük şehri olan, modanın, tasarımın ve sanatın başkenti olarak bilinen bir metropoldür. Tarihi Roma İmparatorluğu’na kadar uzanır ve zamanla İtalya’nın en önemli ticaret ve finans merkezlerinden biri haline gelmiştir. Milano, aynı zamanda dünyanın önde gelen moda, sanat ve kültür merkezlerinden biri olup, ünlü markaların doğuş yeridir.

Bu ay Kuzey İtalya’nın en güzel, en renkli, sanat, tasarım, ticaret, eğitim ve gösteri dünyasında tartışmasız en zengin ve aynı zamanda da modanın başkenti olarak adlandırılan Milano şehrindeyim.

 M.Ö. 222 yılında fethedilen ve adı Mediolanum olan Milano’nun tarihi Roma İmparatorluğu ile başlamıştır. İtalya’nın Lombardiya bölgesinde bulunan Milano, gerçekten de yukarıda saydığım nitelikleri fazlasıyla hak eden bir kent. Milano, İtalya’nın ikinci en büyük nüfuslu komünü ve bu bölgenin başkentidir.

Şehrin kalbi Duomo’da atıyor. Burada bulunan Gotik tarzda yapılmış olan Duomo di Milano, kentin simgesi durumundadır. Milano, İtalya’nın en zengin ve gelişmiş ikinci şehri. Zengin olarak adlandırılmasının nedeni, Lombardiyalı bankerlerden gelmektedir. Eski çağlardan beri yapılan ekonomik çalışmalar, başta moda olmak üzere, sanayi, ulaşım, endüstri ve turizm alanında Milano’yu ülkenin biricik kenti haline getirmiştir.

 Şehri tanıtmaya Duomo Katedrali ile başlamak istiyorum. Burası 500 yılda yapılmış olan bir katedraldir. Yapımına 1386 yılında başlanmıştır. Katedralin tepesinde sürekli bir inşaat olması da dikkat çekicidir. Bunun nedeni, inşaatın bitimi sonunda yapının tüm dünyanın malı olacağına inanılmasıdır. 111.700 metrekarelik bir zemin yüzeyi bulunan katedral, Avrupa’nın 4. büyük katedralidir. Ayrıca, bir başka özelliği de dünyadaki tüm mimarilerden daha fazla heykele sahip olmasıdır. 3400 heykel ve 700 figür bulunuyor.

 Katedralin tepesinde ise Meryem’in altın renkli heykeli olan Madonnina yer alıyor. Katedralin girişinde, yerde güneş saati bulunuyor. Üstte bir yerde ise kırmızı ampul olan bir nokta var. Burası, İsa’nın çarmıha gerilmesinin çivilerinden birinin yerleştirildiği iddia edilen yeri gösteriyor. Her yıl, 14 Eylül’e en yakın olan cumartesi günü, Milano Başpiskoposu çiviyi almak için meleklerle süslenmiş olan ahşap sepetin tepesine tırmanmaktadır.

 Katedral, Bishop Antonio da Saluzzo tarafından yapılmaya başlanmıştır. Binlerce sanatçı, heykeltıraş, işçi çalışmış, Avrupa’nın farklı yerlerinden gelen toplam 78 mimar da katedralin yapımında görev almıştır. Yüksekliği 45 m olan katedralin ilk önce biten kısmı ön cephesidir. Gerçekten de Duomo Katedrali, sadece İtalya’nın değil, Avrupa’nın da ikonik yapılarından biridir.

 Katedralin yanında meydanda, dünyanın en eski alışveriş merkezi olan Galleria Vittorio Emanuele II yer alıyor. İsmini İtalya’nın 2. Kralı Vittorio Emanuele’den almıştır. Burası, Mimar Giuseppe Mengoni tarafından 1861’de tasarlanmış, 1865’te yapımına başlanmış ve 1877’de tamamlanmıştır. Bina haç şeklinde tasarlanmıştır. Binanın sekizgen şeklindeki merkezinde, 4 kıta (Asya, Avrupa, Afrika, Amerika) ile tarım, sanat, endüstri ve bilimi temsil eden mozaikler yer alıyor.

 İtalya Kraliyetinin üç başkentini temsil eden (Turin, Floransa, Roma) bu arma ile ilgili bir inanış vardır: Turin’i temsil eden boğanın üzerinde 3 kez dönüldüğünde şans getireceğine inanılmaktadır.

29,2 m yükseklikte olan yapının kubbe yüksekliği 47 m, kubbe çapı ise 39 m’dir. Burası “Modanın kalbi” olarak da bilinir. Ünlü birçok markanın doğuş noktası bu mekândır. Örneğin, Prada ilk mağazasını burada açmıştır.

 Ayrıca, 1778’den beri hizmet veren dünyanın en büyük opera binalarından birisi olan Teatro alla Scala da önemli bir tarihi yapıdır.

Öte yandan, Santa Maria delle Grazie Kilisesi’nde Da Vinci’nin ünlü eseri “Son Akşam Yemeği” freski bulunmaktadır. Hemen belirtmeliyim ki bu eser bir tablo değil, kilisenin duvarında fresk olarak yer almaktadır.

 Leonardo da Vinci’nin Bilim ve Sanat Müzesi de bir diğer önemli müzedir. Bu müzede Vinci’nin Milano’da yaşadığı yıllarda bilim alanında yaptığı keşifler sergilenmektedir.

 Milano’da ayrıca dünyanın önde gelen üniversiteleri ve konservatuarları da bulunuyor. Dünyaca ünlü birçok markanın doğuş yeri de Milano’dur. Sayacak olursak, Armani, Prada, Dolce & Gabbana, Moschino vb. gibi markalar Milano’da doğmuştur.

Ünlü restoranları, kafeleri ile mutfak kültürü de oldukça gelişmiştir. Buenos Aires Caddesi ise en ünlü alışveriş caddesidir.

Gelelim ünlü kaleye, Castello Sforzesco (Sforza Kalesi). Burası 15. yüzyılda inşa edilmiştir. İsmini Milano Dükalığı’na sahip olan Sforza ailesinden alır. İçeride birçok sanat koleksiyonu yer alır. Da Vinci’nin resimleri de bulunur.

 Ve Milano… Her yönüyle tarihi, insanları, tasarım dükkanları, müzeleri, kiliseleri, marka modelleri, harika lezzetleri, kahveleri, dondurmaları, pizzaları, şarapları ile beni büyüledi. İkinci kez gittiğim Milano’yu çok özlemiş olduğumu bu gidişimde anladım.

Tarihi solumak, tarihle kol kola gezinmek için yolunuzu Milano’ya düşürün.

 Yazımı Milanoluların ünlü bir sözüyle bitirmek istiyorum:

 “Milanolu, kalbini kıyafetinin üzerinde taşır…”

 Gerçekten de Milanolular açık kalpli, neşeli insanlardır. Milanolu için turist ve para her şey değil. İşte bu söz de bunun özeti.

Önerdiklerimiz

1968 © Uçak Teknisyenleri Derneği