Değerli Meslektaşlarım,
Nisan ayı içerisinde iki güzel organizasyon gerçekleştirdik.
Birinci organizasyonumuzda, ülkemizde bir ilki gerçekleştirdik. Sivil havacılık otoritesi yetkilileri ile sektör çalışanlarını buluşturan bilgi paylaşımı semineri düzenledik.
Bu seminerin gerçekleşmesine katkı sağlayan Sivil Havacılık Genel Müdürü Sayın Bilal EKŞİ Bey ve SHGM yetkililerine olumlu yaklaşımlarından dolayı teşekkür ederim.
Lisanslandırma süreci ile ilgili sorunlarını bizlere ileten arkadaşlarımızın seminere daha fazla katılım sağlaması sorunların çözümüne katkı sağlayacaktır. SHGM yetkilileri ile bu seminerlerin belirli periyotlarla gerçekleştirilmesi konusunda mutabık kaldık.
Değerli Meslektaşlarım,
SHY 66 Yönetmeliği yayınlandıktan sonra yaşananları kısaca hatırlamamız uygun olacaktır. Yönetmelik yayınlandıktan sonra yaklaşık 5 yıl ülkemizde yeni yönetmeliğe uygun lisans tanzim edilmemişti. Özellikle, SHD-T 35 lisanslarının dönüşümünde büyük hatalar yapılmış ve lisanslandırma sürecinde yapılan değişim o dönemde iyi yönetilememişti.
Bir teknisyenin yetişmesi, bir pilotun yetişmesinden yaklaşık 2,5-3 kat daha fazla zaman ve emek alırken; Türk Hava Yolları gibi ülkemizin önde gelen kuruluşları tarafından pilot ihtiyacını gidermek için yurtiçinde ve yurtdışında yatırım yapılmış ve hizmet alınmıştır. Ancak bu kuruluşlar tarafından lisanslı teknisyen yetiştirilmesi için yeterli adım atılmamış. Uçak teknisyeni ihtiyacının karşılanması için aynı özen gösterilmemiştir.
Sivil Havacılığımız hızla büyümektedir. Türk tescilli uçak sayıları, hava yolu işletmelerimiz tarafından taşınan yolcu sayıları ve havacılık şirketleri tarafından sunulan hizmetler artmaktadır.
Bu artışlardan keyif aldığımızı belirtmek isterim. Ancak, sektörün ihtiyacı olan lisanslı uçak teknisyenlerinin artışının bu büyümeye cevap verecek nitelikte yönetilmediğini de ifade etmek yerinde olur.
Yalnızca 2016 Nisan ayı içerisinde Türk Tesciline 20 civarında yeni uçak kayıt edilmiştir. Her gelen uçağın bir ay sonra ilk A bakımları uygulanmaya başlanacaktır. Yaklaşık bir yıl önce bir arkadaşımızı elim bir iş kazasında kaybettiğimiz o üzücü olay hepimizin belleklerindeki yerini korumaktadır. Artan bu iş yükünün bizleri ezmesi beklenmemelidir.
Bugün Avrupa Birliği ülkelerinde bu mesleği yapanlar 20-22 yaşlarda lisans ve yetki alabilirken, ülkemizde ise 20-22 yaşlarda lisans ve yetki alabilmek hayal niteliğindedir.
Sektörün önde gelen kuruluşları tarafından uçak bakım okullarına tecrübeli eğitmen desteği ve yetki belgesinin alınması ve yönetilmesi konularında danışmanlık hizmeti verilmelidir. Havacılık okullarımız SHGM ve EASA kriterlerine uygun, sektörün ihtiyacını karşılayacak niteliklere kavuşturulmalıdır. Bu okullardan mezun olan genç kardeşlerimiz uçak bakım kuruluşları tarafından okulları bitince istihdam edilmelidir.
Tüm kuruluşların sorumluluk alması ve nitelikli personel açığının giderilmesi için çalışma yapması havacılık sektörünün gelişmesi için hayati önem arz etmektedir. Sektördeki lisanslı uçak teknisyeni yetersizliği memleket meselesi haline gelmiştir.
Değerli Meslektaşlarım,
Nisan ayı içerisinde gerçekleştirdiğimiz diğer bir etkinliğimiz ise geleceğimiz olan çocuklarımızın AHL Hava Trafik Kontrol Kulesi ziyaretlerini organize etmek oldu. Bu ziyaretin gerçekleşmesindeki yardım ve desteklerinden dolayı Türkiye Hava Trafik Kontrolörleri Derneği’nin (TATCA) kıymetli yöneticilerine teşekkür ederim. Çocuklar sayesinde bizde Atatürk Havalimanının eşsiz manzarasından nasibimizi aldık.
Tüm meslektaşlarıma ve sivil havacılığımızın tüm paydaşlarına görevlerinde kolaylıklar ve emniyetli çalışmalar dilerim.
Saygılarımla...