Aslında her şey, defterden koparılan boş bir sayfa ile başladı. O kağıda saniyeler içinde şekil verip, ismine de “kağıt uçak” dedik. Hangimiz görmemişizdir ki? Özellikle erkekler az mı azar işitti sınıfta onunla oynadıkları için... Bazıları, uçakları diğerlerinden daha hızlı gittiği için sevinç çığlıkları attılar, bazıları da fırlattıkları gibi yere düştüğü için yüzlerini buruşturup, ağlamaya başladılar.

 

O günler, çok geride kaldı. Artık bu çocukların şanslı olanları; ya gerçek uçakları uçurmanın zevkini yaşıyorlar ya da havacılığın bir dalıyla ilgilenip, gökyüzünde hayaller kuruyorlar. Hayalperest olmak güzeldir, bir de cesursanız o hayallerin gerçeğe dönüşmesi çok kısa sürebilir. Biz, dünya üzerinde yaşamaya çalışan insanlar, durmaksızın bir yerden başka bir yere koşuyoruz. Oysa ki inanın havadayken, yeryüzünde olup biten her şey çok anlamsız geliyor insana. Yukarıda havalar bambaşka!
İçimizden bazıları, uçmak için koşuyor. Biz bu insanlara, havacılıkta, “yelken kanatçılar” diyoruz. Onların tek derdi yukarıdaki rüzgarı hissetmek, tıpkı yamaç paraşütçüler gibi.


Peki yelken (delta) kanat nedir? Yelken kanatlar kimlerdir?
Yelken kanat, rüzgar ve termik ile uçuş yapabilen ve tıpkı planör gibi, yamaç paraşütü gibi motoru olmayan, tek kişilik bir hava aracıdır. Havalanması, havada kalma şekli ve havalanma yeri yamaç paraşütüne benzer. Ancak yalnız başına uçmak için yamaç paraşütü eğitiminden daha fazla süreye ihtiyaç vardır. Uçan kişinin güvenliği için yedek paraşüt de bulunmaktadır.


Uçuş bölgeleri nerelerdir?
Yamaç paraşütü yapılan her yerde uçulur. Bu hava aracının nasıl bir yapısı vardır? Yelken-kanat ortalama 25-30 kg ağırlığında, katlanmış hali 4m, açıldığında ise 10m uzunluğundadır. Başlangıç, Orta ve İleri Sınıf kanatlar mevcuttur. Eğitimlerde başlangıç sınıfı eğitim kanatları kullanılır, uçuş tecrübesi arttıkça orta sınıf kanatlarla uçulabilir. Ancak kanat değiştirmek çok kısa sürmez. İleri seviye modeller için çok uzun süre uçmak ve tecrübe kazanmak gereklidir. Modeller ileri seviyeye geldikçe kanat hızlanır ve kanadı kontrol etmek zorlaşır.

 

Nasıl havalanır?
Kanatları sırtlayarak koşmak şeklindedir. İrtifayı arttırmak için genellikle tepeye vuran yani karşıdan gelen rüzgar olmalıdır. Diğer bir yöntem de yerden yükselen sıcak hava sütunları, yani termikler kullanılır. Bu sıcak hava yükselirken içinde daireler çizen deltayı da beraberinde havalandırır. Normal bir uçuşta birkaç saat havada kalınır. Hızı ise şaşılacak düzeydedir. 20 km/s ile 140 km/s arasında bir süratle uçabilirsiniz.


Eğitim nerede alınır?
Türk Hava Kurumu (THK) ve çeşitli havacılık kulüpleri tarafından eğitim verilmektedir. Başlangıç kurslarının süresi 20 ila 22 gün arasında değişkenlik göstermektedir.


Yelken kanat olmak için nasıl fiziki koşullara sahip olmak gerekir ?
Boy: En az 1.65 m, en fazla 1.95 m
Kilo: En az 65 kg, en fazla 95 kg
Bu sporu yapmak isteyenler 65 kg’ın altına düşmemeliler ve tabii ki 95 kg’ın da üstüne çıkmamalılar. Aksi takdirde havada bedeninizi kontrol etmeniz imkansız hale gelir.


Yelken kanat almak isterseniz, fiyatları nedir?
Orta sınıf bir kanat almak isterseniz yaklaşık 3000 Dolar civarındadır. İkinci el ise, kanadın durumuna göre fiyat cokgenis bir yelpazede değişsede ,1000 Dolar’dan başlamaktadır diyebiliriz.


Yelken kanatla ünlü olmuş biri var mı?
Bu sorunun cevabını aslında bilmeyen yoktur da bir anda aklınıza gelmemiş olabilir.
Bu fotoğrafı hatırladınız mı ?

1632 yılında, lodoslu bir havada Galata Kulesi’nden kuş kanatlarına benzer bir araç takıp kendini boşluğa bırakan ve uçarak İstanbul Boğazı’nı geçip 3000 m. ötede Üsküdar’da Doğancılar’a inen Hezarfen Ahmet Çelebi, Türk ve bence dünya havacılık tarihinin en kayda değer simalarından birisidir. Ne yazık ki uçuşları hakkındaki tek bilgi sadece Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesi’nde vardır. Sizlere bu bilgileri verirken, şimdilerde ünlü havacılık okullarının eğitim uçuşlarını verdiği İstanbul - Hezarfen Havaalanı’nın isim babasından bahsetmemek olmazdı.

 

Delta Kanat Tarihindeki En Önemli Olaylar Hangileridir?
• 1960’lar: Az sayıda pilot Amerikanın batı ve doğu sahillerine bambu, plastikten,rogallo kanadına ve buna benzeyen ilginç şekillerden yapılma kanatlarla yayılmıştır.
• 1970’in başları: Kanatlar, çoğunlukla alüminyum ve dakrondan imal edildi.
• Temmuz 1973: Sylmar’da ilk Deltakanat Ulusal Şampiyona düzenlendi.
• Ağustos 1973: Bu sporla ilgili ilk kitap Dan Poynter tarafından yazıldı.
• Eylül 1976: Kössen Avusturya’da ilk Dünya Şampiyonası düzenlendi. Kategori 1’de C.Steinbach, kategori 2’de T.Delore, kategori 3’de K.Battle 1. oldu.
• Temmuz 1977: Jarry Katz Kalifornia Owens Valley’de 100 mil sınırını aştı.
• Temmuz 1983: Larry Tudor Kalifornia Owens Valley’de Comet 2’siyle 221.5 mil uçarak 200 mil sınırını aştı.
• Temmuz 1983 JJudy Leden 146.8 mil uçarak 100 mil sınırını aşan ilk kadın oldu.
• Temmuz 2001 Manfred Ruhmer Zapata, Teksas’da 400 mil sınırını aştı.

“Havalara uçmak” diye bir deyim vardır, gündelik hayatımızda sık sık duyup, kullandığımız bir sözdür. Anlamı ise bir duruma çok sevinmektir değil mi? Bu deyimin çıkış sebebini hiç düşündünüz mü? Elbette bu soruya karşılık farklı yanıtlar gelebilir. Gözünüzün önüne sevinçten zıplayan insanları getirebilirsiniz ki, galiba listenin en başında bu örnek yer alır. Ya da mutluluktan birbirini kucaklayan güzel bir aile tablosu. Ne güzel! Bir de, insanlar çok mutlu olduklarında “sanki havada yürüyorum” derler... Yerçekiminin üzerimizde uyguladığı kuvveti bazı anlarda hiç hissetmeyiz. Psikolojik durumumuzdan dolayı bu cümleleri söyleriz. Peki neden bu cümlelerin içinde hep “hava” vardır? Onun sayesinde yaşıyoruz, bu doğru. Kimi zaman hayattan zevk almamız da ona bağlı. Günlük sohbetlerimizin bile başlama sebebi hava değil midir? İçimiz dışımız havayla kaplıyken, ondan uzak kalmamalı insanlar. Korkmamalı da. Bu ay size ezberbozan bir hava sporundan bahsettim. Bu sporu ben de henüz denemedim. Ama deneyenleri çok yakından izledim. Hissettikleri heyecana şahit oldum. Yere indiklerinde yüzlerindeki zafer görülmeye değerdi.

Bazı hava araçları sadece keyif içindir, bazıları da ömrünüzün sonuna kadar unutmak istemeyeceğiniz heyecan katsayısı yüksek bir deneyimdir. Hangisini seçerseniz seçin, sonunda mutluluk olduğunun garantisini veriyorum size. Göğe yükselmek güzeldir, her şeyi en ince ayrıntısına kadar görürsünüz. Havacılık, bambaşka bakış açıları kazandırır insanlara. Büyük resmi görmeyi öğretir. Ölüme de yakın hissedersiniz kendinizi ve bu sayede sevdiklerinizin kıymetini bilmenize katkı sağlar. Kişisel gelişim tabelanızda özgüvenin yanına bir artı daha koyarsınız. Fena mı? Her şey apaçık ortada. Artıları eksilerinden fazlaysa denememek için bahane de üretilmez.
Kağıttan uçak bir zamanlar oyuncağımız olsa da, kimbilir çocukken hangi hayallerimize doğru hızla yol alıyordu?
Bu yıl, gökyüzüne daha çok bakın, kendinizi daha çok geliştirmek isteyin ve sıradışı mutluluklar bulun. Hepsi de, sizi havalara uçuracak mutluluklar olsun.


Öyleyse bu yıl, istikamet gökyüzü!

Önerdiklerimiz

1968 © Uçak Teknisyenleri Derneği