Kaz Dağları’nın eteğinde…
Balıkesir sınırları içinde bulunan Kaz Dağları ve eteklerinde yer alan Güre, tarih, doğa, deniz, kültür, termal kaplıcalar ve bol oksijen ile görülmesi gereken bir doğa cenneti…
Bu ay dünyanın en güzel yeşiline, en güzel oksijenine ve en temiz denizine sahip bir beldedeyim Edremit Güre’de... Güre, Balıkesir ilinin Edremit ilçesinde yer alan bir dünya güzeli belde. Edremit şehir merkezine uzaklığı 12 km. İstanbul’dan araçla yaklaşık 7 saat süren bir yolculuktan sonra Kaz Dağları’nın eteğinde yer alan Güre’ye varıyorsunuz. Ayrıca havayolu ile de ulaşım mümkün. Burası tarihi ve kültürel açıdan çok zengin bir yer. Gezilecek en ünlü yerleri arasında Kaz Dağları Milli Parkı, Güre Kaplıcaları, Mıhlı Çayı, Tahta Kuşlar Etnografya Müzesi, Pınarbaşı, Hasan Boğuldu ve Sütüven Şelalesi sayılabilir.
Güre’ye gelir gelmez sizi tertemiz bir hava karşılıyor. Gerçekten de oksijen bolluğu ve doğal güzellikler sizin bu kenti sevmenize neden olacak başlıca etmenler. Kaz Dağları Milli Parkı, dünyanın en fazla oksijen üreten ikinci alanı. Kaz Dağları, antik dönemden bu yana pek çok efsaneye konu olmuştur. Bir adı da ‘İda Dağları’dır. Burası için kullanılan bir sözcük de ‘Tanrıların Armağanı’dır.
Güre, hem oldukça temiz bir denize sahip, hem de termal turizmi açısından önemli bir yer. Dolayısı ile yaz ya da kış hep hareketli bir belde burası.
Şimdi size önce Kaz Dağları’nın tarihçesinden bahsetmek istiyorum. İzmirli şair Homeros, İlyada adlı ünlü yapıtında Kaz Dağları’ndan bahseder ve burası için şu deyimi kullanır: ‘Bol pınarlı vahşi hayvanların anası’. Tarihte, Afrodit, Hera ve Athena’nın katıldıkları ve Truva Savaşı’na neden olan meşhur güzellik yarışması burada yapılmıştır. Ayrıca, Zeus burada doğmuştur. Tanrılar, Truva Savaşı’nı buradan izlemişlerdir. Zeus, karısı Hera ile burada evlenmiştir. Truva Savaşı’nda sözü geçen Paris, Kaz Dağları’nda çobanlık yapmıştır. Hatta Nuh’un gemisinin de Kaz Dağları’nda olduğu anlatılan rivayetler içinde yer alır.
Gerçekten de Kaz Dağları, inanılmaz güzel doğası ve mitolojik zenginlikleri ile çok etkileyici bir bölge.1994 yılından bu yana milli park olan Kaz Dağları, ilginç bitki örtüsü ile de dikkat çekiyor.
Kaz Dağları’nda birçok ünlü köy var. En ünlülerinden birisi Çanakkale’nin Ayvacık ilçesine bağlı Adatepe köyü. Burası çam ve zeytin ağaçları arasında yer alan eski bir Rum köyü. Köyün hemen girişinde antik dönemden kalma Zeus Altar’ı bulunuyor. Zeus Altar’ı eski Yunanlılar’ın felaketlerden korunmak için tanrılara ve Zeus’a kurban verdikleri yer. Burası, İlyada Destanı’nda Zeus ve Hera’nın aşkının geçtiği yer olarak belirtiliyor. Burası oldukça yüksek bir tepede kurulu bir köy. Dolayısı ile de manzarası çok etkileyici.
Bir diğer ünlü köyü ise, Yeşilyurt Köyü. Eski adı ‘Büyük Çetmi Köyü’.700 yıllık geçmişe sahip köyde ünlü Afrodit Kaplıcaları yer alıyor.
Ayrıca Tahta Kuşlar Köyü de oldukça ünlü. Burası bir Türkmen köyü. Ünlü olmasının nedeni, burada Türkiye’nin ilk özel Etnografya Müzesi’nin yer alması. ‘Ali Bey Kudar Etnografya Müzesi’ olarak da anılan müze, 1992 yılında açılmış. Müzede en çok ilgi çeken obje dünyanın en büyük deri sırtlı deniz kaplumbağasının sergilenmesi. Müzede Orta Asya’dan günümüze kadar Türk kültürü sergilenmekte. Burası 1994 yılında UNESCO ödülü almış bir müze. Oldukça zengin ve etkileyici.
Bu gezimde Altınoluk beldesine 2 kilometre uzaklıkta olan bir antik kente de uğradım, Antandros Antik Kenti’ne... Burası bir Truva kenti. Kuruluşu, M.Ö. 5’inci yüzyıl. Antandros Antik Kenti, Bizans İmparatorluğu’nun önemli piskoposluklarından birisi imiş. Buradan çıkartılan arkeolojik bulgular ise Bursa Arkeoloji Müzesi’nde sergileniyor.
Tarih, doğa, deniz, kültür, termal ve bol bol oksijeni duyumsamak ve bu güzelim doğa cennetinde dinlenmek isterseniz mutlak Güre’ye gelmelisiniz. Güre ve Kaz Dağları, sizi misafir etmek için bekliyor.