Yazar : Ersan YÜKSEL Kıdemli Aviyonik Mühendisi İstinye Üniversitesi ersan.yuksel@uted.org
25 Temmuz 2000’de Concorde, pistteki metal parça nedeniyle lastiği patlayıp yakıt sızıntısı ve yangına yol açarak düştü; 113 kişi hayatını kaybetti. Kazadan sonra uçuşlar durduruldu, 2001’de teknik modifikasyonlarla yeniden başladı ancak yüksek maliyet ve güven kaybı nedeniyle 2003’te emekliye ayrıldı. 4 Kasım 2025’te ABD’de MD-11F kargo uçağının sol motoru koparak 17 kişinin ölümüne yol açtı; FAA uçuşları yasakladı. MD-11, DC-10’un modernize edilmiş versiyonu olup kargo operasyonlarında kullanılıyordu.
25 Temmuz 2000’de Paris’ten havalanan Concorde uçağı 1,5 dakika sonra binaların üzerine düşmüş ve uçaktaki 100 yolcu ve 9 mürettebatın yanı sıra hasarladığı binalarda bulunan 4 kişi de yaşamını kaybetmişti.
1976 yılından beri ticari seferlerini sürdüren bu süpersonik uçağın uçuşları, bu kazanın nedeninin tespit edilmesi amacıyla AD ile durduruldu. Kazanın sebebi, pistteki bir yabancı metal maddenin uçağın lastiğini patlatması ve lastik parçalarının uçağın yakıt deposunu hasarlayarak yakıt sızıntısına ve yangına neden olması olarak belirlendi.
2001 yılının Kasım ayında, kazadan 16 ay sonra, bu tip bir olayın tekrar etmesi ihtimalini azaltacak bazı teknik modifikasyonların yapılması şartı ile uçakların uçuşuna tekrar izin verildi. Buna karşılık Concorde, bu kazanın olumsuz etkisini atlatamadı. Yolcuların uçağa güveni azalmıştı. Bakım ve işletme masrafları yüksekti. Ses ve hava kirliliğine neden oluyordu. Ayrıca, 11 Eylül 2001’de Dünya Ticaret Merkezi’ne yolcu uçakları ile düzenlenen saldırı, havayolu ile yolcu taşımacılığına darbe vurmuştu.
Tüm bu olumsuz etkenler birleşince, 2003 yılının 24 Ekim günü yapılan son ticari seferi ile Concorde uçağı gökyüzüne veda etti.
4 Kasım günü, ABD’nin Kentucky eyaletinde, Louisville Muhammed Ali Uluslararası Havaalanı’ndan kalkış yaptıktan hemen sonra binaların üzerine düşen UPS firmasının MD-11F kargo uçağında 3 mürettebat ve uçağın hasarladığı binalarda bulunan 14 kişi yaşamını kaybetti.
MD-11 uçağı, geniş gövdeli, uzun menzilli yolcu uçağı pazarında Douglas Corporation firmasının iddialı uçağı DC-10 uçağının McDonnell Douglas firması tarafından modernize edilmiş versiyonuydu.
Boeing’in dört motorlu B747 uçağına karşı McDonnell Douglas, üç motorlu MD-11 ve Lockheed firması üç motorlu L-1011 Tristar uçakları ile rekabet etmeye çalışsa da Boeing firması B747 jumbo jet uçağı ile pazarı domine etmeyi başardı.
Buna karşılık özellikle pandemi döneminde hava kargo için oluşan talep, yakıt sarfiyatı yüksek, bakım masrafları artmış MD-11 uçaklarının yolcu uçağından kargo uçaklarına dönüştürülmesine ve uçakların her biri 88 ton faydalı yük taşıyabilen kargo uçağı olarak operasyonda kalmasına imkan tanıdı.
2000 yılından beri üretimi yapılmayan, başka bir deyişle en yenisi 25 yaşında, en yaşlısı ise 37 yaşında olan bu uçaklar kargo uçağı olarak ikinci yaşamlarına devam ederken, 4 Kasım günü ABD’de uçağın sol motorunun uçağın havalanması sırasında kanattan koparak düşmesi ile meydana gelen kaza, bu uçakları havacılık tarihinin tozlu sayfalarına gönderebilir.
ABD’de UPS, FedEx ve Western Global havayolu firmalarının filolarında toplam 70 adet MD-11F kargo uçağı var ve bunlar aktif olarak uçuyor. Kazadan önceki hafta boyunca 55 adet farklı MD-11F uçağı seferlerini yapmıştır. Bakım vb. nedenle 15 adet uçağın sefer yapmamış olmaları normaldir.
4 Kasım günü motoru kanadından koparak kazaya yol açan MD 11F uçağı 34 yaşındaydı. 1991 yılında Thai Havayolu firmasına yolcu uçağı olarak teslim edilmiş olan bu uçak, kargo uçağına çevrildiği 2006 yılından bu yana UPS filosunda uçuyordu.
ABD havacılık otoritesi FAA, 10 Kasım 2025’te yayınladığı AD (Uçuşa Elverişlilik Talimatı) ile MD-11 ve MD-11F uçaklarının uçuşlarını ikinci bir emre kadar yasakladı.
2025-23-51 numaralı FAA Emergency AD, uçağın kalkışı sırasında motorunun düşmesi nedeniyle yaşanan kazaya vurgu yapıyor ve bu kazanın araştırılıp motorun düşme nedeninin bulunması ve uçaklara düşmeyi engelleyici ve FAA tarafından kabul edilecek bir düzeltici işlem uygulanana kadar bu uçakların uçmasını yasaklıyor.
Uçakların uçuştan kesilmelerinin (grounding) ne kadar süreceği belirsiz. Çoğu 30 yaşını geçmiş bu uçakların uzun süre uçmaları yasaklandıktan sonra, düzeltici olarak getirilecek bazı yapısal güçlendirici modifikasyonların maliyetlerinin ne olacağı ve bu uçaklara bu modifikasyonları uygulamanın ekonomik olup olmayacağı da belirsiz.
Dolayısıyla bu kaza ve sonrasında yayınlanan bu AD, bu uçakların sonunu getirebilir. Maliyet çok yüksek çıkmazsa, uçaklar yolcu uçağı olmadığı ve kazanın yolcu üzerine psikolojik etkisi söz konusu olmadığı için bir müddet daha uçmaya devam edebilirler.
MD-11 Uçağının Geçmişi
Douglas Corporation tarafından üretilen ve ilk uçuşunu 1970 yılında yapan geniş gövdeli ve uzun menzilli DC-10 uçağı, 1988 yılına kadar 386 adet üretilmişti. McDonnell ve Douglas Corporation firmaları birleştikten sonra, DC-10 uçağı ana hatları korunarak modernize edildi ve uçağa MD-11 adı verilerek 2000 yılına kadar 200 adet uçak daha üretildi.
Modernleşme ve uzun menzilli uçuşlara başlama vizyonu kapsamında THY’nin filosuna katmış olduğu DC-10 uçaklarından biri olan TC-JAV kuyruk numaralı uçak, 3 Mart 1974’te Paris Orly Havaalanı’ndan kalktıktan kısa süre sonra Ermenonville ormanlarına düştü. Kazada uçakta bulunan 346 yolcu ve mürettebatın tamamı yaşamını kaybetti.
Bu kaza, tek uçağı etkileyen bir kazada en çok sayıda insanın yaşamını kaybettiği uçak kazası olarak havacılık tarihine geçti.
THY’nin 981 sefer sayılı uçuşunu yapan DC-10 uçağının kargo kapağı, Paris’teki yükleme görevlileri tarafından tam olarak kapatılmamış olduğu halde, uçak imalatçısından kaynaklanan bir hata nedeniyle kapanmamış olduğu ikazını da vermemişti.
Kalkıştan hemen sonra kopan kargo kapağının neden olduğu basınç boşalması, uçağın alt bölümünün de kopmasına ve kopan parçaların uçuş kumanda kablolarını parçalamısına yol açtı. Kontrolsüz kalan uçak saatte yaklaşık 800 kilometre hız ile ormana düştü.
Bu trajik olaydan 6 yıl sonra meydana gelen başka bir DC-10 kazası, 6 Kasım 2025’te meydana gelen MD-11 kazasına çok benzemektedir.
25 Mayıs 1979’da American Airlines havayolu firmasının 191 sefer sayılı uçuşunu yapan DC-10 yolcu uçağı, Chicago’daki O’Hare International Airport havaalanından kalktıktan kısa süre sonra düştü. UPS kazasına benzer şekilde kalkış sırasında uçağın sol kanadındaki motoru koptu. Uçak çok az yükselse de pist sonundan 1400 metre öteye düştü. Uçakta bulunan 271 kişinin ve düştüğü yerdeki 2 kişinin yaşamını kaybettiği bu kaza, ABD’de şimdiye kadar yaşanmış en ölümlü uçak kazasıdır.