DEĞERLİ MESLEKTAŞLARIM,


Havacılık sektörünün hızla büyüdüğü hepimiz tarafından bilinmektedir. Bu büyümeyi taşıyacak yeter sayıda bakım personeli maalesef ülkemizde bulunmamaktadır. Şirketlerimiz ya “Qatar Airways” gibi cazip olanaklar sunarak ülke dışından bu açığı kapatacak, ya da Türk Hava Yolları gibi kendi temel eğitim okullarını açarak, kendi çözümlerini üretecek. Yetkiyi de EASA’dan alacak.
Türkiye Cumhuriyeti kurumları tarafından bu soruna çözüm bulunamıyor. Neden?

Ülkemizde Yüksek Öğrenim Kurumu’na (YÖK) ve Milli Eğitim Bakanlığına (MEB) bağlı havacılık bakım eğitimi veren çok sayıda eğitim kurumu bulunmaktadır. Neden bu kadar emeğin sonunda nitelikli ve yetkili bakım personeli sektöre giremiyor? Yanlışımız veya yanlışlarımız nerelerde?

YÖK veya MEB’e bağlı okulların eğitim müfredatlarının, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü (SHGM) tarafından belirlenen, EASA Part 66 temel eğitim standardını karşılamamasının en önemli sorun olduğu, sektör çalışanları tarafından açık olarak ifade edilmektedir. 

Eylül ayı içerisinde SHGM ve YÖK arasında yapılan koordinasyon toplantısına, sektörün sesi UTED olarak biz de katıldık. Herkes tarafından bilinen sorunlarımızı bu toplantıda da dile getirdik. Toplantıda, üniversite yönetimlerinin önceki toplantılarda alınan kararlarla, mezunlarının lisans sürecini kısaltmak için gerekli çalışmalarıyapmadıkları ifade edilmiştir. Uçak bakımındaki yenilikleri takip etmeyen veya edemeyen, uçak bakım ortamından uzak/kopuk eğitim kurumları sorunlarımıza çözüm üretemezler. Otuzlu yaşlarda lisans alınmasını bu kurumların sorgulaması gerekir. Gerçekten amaca uygun eğitim verilmiş olsaydı kaynaklarımız heba olmazdı.

 

Değerli Meslektaşlarım,


Bu arada ortaya çıkan belge/lisans taleplerini değerlendiren kişi ve kuruluşlar da Avrupa Birliği ülkelerinde temel eğitim kurumlarının yetkilerini kullanarak ülke kaynaklarının dışarı gitmesine neden olmuştur. Uçak bakım ortamında çalışan 1100’den fazla Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı, başta Yunanistan ve Bulgaristan olmak üzere Almanya, İngiltere, İsviçre gibi Avrupa Birliği ülkelerinden EASA lisansı almıştır. Bu lisansların bir kısmının da, yapılan sınavlardaki emniyetsiz durum/tutum nedeniyle geçerliği sorgulanmaktadır. Zengin kaynaklara  sahip bir ülke olmamamıza rağmen, üç milyon beş yüz bin Euro’dan fazla ülke kaynağı bu alandaki yönetim boşluğu nedeniyle ülke dışına gitmiştir.
Sonuç olarak, ülkemizin büyük hedeflerine ulaşması için, havacılık sektörünün sorunları, bu üç kurumun (SHGM,
YÖK ve MEB) üzerinde Kalkınma Bakanlığı (eski adıyla Devlet Planlama Teşkilatı, DPT) tarafından, değerlendirilmeli,sektörümüzün büyümesine uygun kısa, orta ve uzun vadeli ve kalıcı çözümler üretilmelidir.

UTED yönetimi olarak, uçak bakım sektöründeki iş yükü ve iş gücü dengesizliğini sürekli olarak gündeme getiriyoruz. İlgililerin sorumlu davranmasını ve bu soruna kalıcı çözümler bulmasını beklediğimizi tekrar ifade etmek istiyoruz.

 

Değerli Meslektaşlarım,

 

Bir hafta önce, toplumsal kardeşliğimizin ve dayanışmamızın sembollerinden Kurban Bayramını idrak ettik. Bu kutlu günde bile, eli kanlı teröristler tarafından masum evlatlarımız şehit edilmiştir. Daha çok çalışacağız, 92. yılını kutlayacağımız Cumhuriyetimizi ve şanlı bayrağımızı daha da yukarılara çekeceğiz.
Cumhuriyetimizin kuruluşundan beri vatanımızın bölünmez bütünlüğü için canını veren tüm şehitlerimizi rahmetle anıyoruz.


Emniyetli çalışmalar dilerim.
Saygılarımla.

 

Önerdiklerimiz

1968 © Uçak Teknisyenleri Derneği