Bu ay Yunanistan’ın en güzel sahil kentlerinden biri olan Kavala’dayım. Kavala, Yunanistan’ın Doğu Makedonya ve Doğu Trakya bölgesinde yer alıyor. Kavala’nın kuruluş tarihi hayli eskilere, İ.Ö. 7’nci yüzyıla dayanmakta. Yunanistan’ın Taşoz Adası’ndan göçen göçmenler tarafından Neapolis (Yeni Şehir) adı ile kurulmuş ve 1387 yılından 1912 yılına kadar Osmanlı Devleti’nin himayesinde kalmıştır. Osmanlı İmparatorluğu döneminde hızla yükselen Kavala, 1912 yılındaki Balkan Savaşları sırasında önce Bulgaristan, sonra da Yunanistan’ın eline geçmiştir. Kurtuluş Savaşı’nda mübadele esnasında çok sayıda Rum mübadil Kavala’ya gitmiştir. 

Şehrin iki tane önemli simgesi vardır. Bunlardan biri, “Su Kemeri”, diğeri Paragia Tepesi’ndeki “Bizans Kalesi”dir. İ.Ö. 5’inci yüzyıldan beri surlarla çevrili olan Kavala şehrinde, İbrahim Paşa, sadrazam ve Kanuni Sultan Süleyman tarafından 16’ncı yüzyılda inşa edilen su kemeri, 20 metre yükseklikte ve 4,5 metre genişliktedir. Bizans Kalesi de yine bu dönemlerde genişletilmiştir. 

Kavala aynı bizim Ege kentlerine benziyor. Yerleşimi, kordon boyu ve koyu lacivert denizi ile… Zaten takma adı, “Mavi Şehir”dir. Önceleri küçük bir balıkçı kasabası olan Kavala, tütüncülük ile ünlenmiştir ve 1700 yılında dünyada en büyük tütün ticaret limanı olmuştur. Kavala’da bu nedenle bir tütün müzesi bulunuyor.

Kavala’da, 1769 yılında Kavala‘da doğmuş ve Mısır valiliği yapmış olan Kavalalı Mehmed Ali Paşa’nın evi de bulunmaktadır. Ev şu anda müze olarak kullanılmaktadır. 19’uncu yüzyıl başlarında yapılmış olan iki katlı bu konak; altı taş, üstü ahşap bir yapıdan oluşmaktadır. Bunun dışında rıhtımın tam karşısında bulunan yamaçta Barok tarzda yapılmış medrese, iki mescid, bir mektep ve bir imarethaneden oluşan “Kavalalı Mehmed Ali Paşa Külliyesi” yer almaktadır. Külliye halen otel olarak kullanılıyor

Bunun dışında İbrahim Paşa Külliyesi, Psitirius Hamamı, Pargalı İbrahim Paşa Camisi; kentin en ünlü tarihi yerleri arasında sayılabilir. Kavala Kalesi’nden ise tüm Kavala şehrini izleyebiliyorsunuz.

Karayolu ile oldukça kolay gidilen Kavala’ya İpsala Sınır Kapısı’ndan yaklaşık 200 km’lik güzel bir yol ile ulaşabiliyorsunuz. Şehir Taşoz Adası’nın tam karşısında bulunuyor. Ayrıca birçok Yunan Adası’ndan Kavala‘ya feribot ile kolayca ulaşabiliyorsunuz. Bu adalar Kos, Rodos, Taşoz, Midilli ve İkaria. Ayrıca Atina’nın Pire Limanı’ndan da Kavala‘ya feribot kalkmaktadır.

Gelelim şehir kadar ünlü kurabiyesine. Bademle yapılan Kavala Kurabiyesi gerçekten tadılmadan dönülmemesi gereken lezzetlerden. Ayrıca nefis deniz ürünleri hem çok bol hem de çok ucuz olarak yenilebilir. Sahilde yer alan birçok balık lokantası her bütçeye hitap etmektedir.

Kavala, Symvole Dağı’nın eteklerinde adeta benzetmek gerekirse bir amfitiyatro gibi inşa edilmiş, hemen hemen her evin denizi gördüğü, bence Yunanistan’ın en güzel şehirlerinden birisi. Benim Kavala‘ya üçüncü gidişim. İnanın tekrar gitmeyi en kısa zamanda planladığım Kavala, gerçekten görülmesi gereken kentlerden. En azından bir hafta sonunuzu Kavala‘ya ayırın çok beğeneceksiniz.