Kıymetli dostlar,

Bayrak taşıyıcımız ve havacılığımızın en değerli markası olan Türk Hava Yolları üst yönetiminde değişim oldu. Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ahmet Bolat’ın personele ve sektöre verdiği ilk mesajında “liyakat” vurgusunun öne çıktığını gördük. Açıkçası, hakkıyla işini yapan, ara yönetici olabilecek personelin belirlenmesinde hak edene görev verilmesi olarak da ifade edilecek “liyakat” yaklaşımının meslektaşlarımızın ve sektörün önünü açacağına inanıyorum.

Maalesef sektörümüzün önde gelen bazı firmalarında şirket içinde kalan meslektaşlarımız için herhangi bir kariyer planı bulunmamaktadır. Bu da şirket bağlılığının kırılmasına ve mutsuz çalışan oluşmasına neden olmaktadır. Çalıştığımız şirketlerde “ayrıcalık değil, adalet istediğimizi” bir kez daha vurgulamak isterim.

Değerli meslektaşlarım,

Bilindiği üzere, ülkemizin dört bir yanında uçak veya hava aracı bakımı alanında eğitim veren orta öğrenim kurumlarımızın, üniversitelerimizin, uçak bakım alanında eğitim veren yetkili sektör kuruluşlarının ve Sivil Havacılık Genel Müdürlüğümüzün yetkililerini bir araya getirmiştik. Bu toplantıda “ortak akıl” yöntemiyle iyileştirilmesi ve standart oluşturulması gereken dört alanda emek verilecek “çalışma grupları”nı oluşturduk. Mart ayı içerisinde çalışma gruplarına katılacak gönüllü hocalarımızı, meslektaşlarımızı ve sektörün diğer ilgililerini bilgilendireceğiz.

Çalışmaların sonuçları gençlerimize ve sektörümüze hayırlı olur İnşallah…

Kıymetli okuyucularımız,

Her platformda ülkemizdeki havacılık eğitimi yapısının amaca hizmet edecek yönde iyileştirilmesi gerektiğini dile getirmeye ve bu alandaki fırsatları ilgililere aktarmaya çalışıyoruz.

Ülkemizdeki havacılık bakım istihdam hedeflerinin yaklaşık 15 katının üzerinde gencimiz her yıl bu alanda eğitime başlıyor. Ülkemizde her 4 kişiden birinin 15 yaşın altında geleceğe umudu olan gençlerden oluştuğunu biliyoruz. Bu alanda eğitim veren kurumların; müfredat içeriklerini, eğitim niteliklerini ve alınan sertifikaları uluslararası kabul edilen kriterleri karşılamasını sağlamalıyız. Bir plan ve program dâhilindeki “nitelikli iş gücü transferi” ülkemize büyük kazanımlar sağlayacaktır.

Aksi takdirde, her zaman olduğu gibi, en çok neye sahip oluyorsak, en kolay onu israf ediyor olacağız…

Tüm meslektaşlarımıza ve sivil havacılığımızın gelişmesi için emek veren tüm
paydaşlarımıza görevlerinde kolaylıklar ve emniyetli çalışmalar dilerim.

Saygılarımla...